2 Ağustos 2017 Çarşamba

İHRAÇ DÖNÜŞLERİNİN TAZMİNATI 100 MİLYONU GEÇTİ!

Türkiye tarihinde yaşamadığı ve muhtemel bir daha yaşamayacağı bir hukuk dışılığın içerisinde debelenmektedir. Açıkça hukuka aykırı onbinlerce ihracın şimdiden geri dönüş maliyetleri ve tazminatları 100 Milyonu geçmiş durumdadır. İhraç edildikten sonra çeşitli KHK’lerle işlerine iade edilen yaklaşık 1500 kişiye ödenen tazminat 100 milyonu geçmiştir. OHAL’in kalkması durumunda veya OHAL Komisyonu aşaması geçildiğinde mahkeme (idare, anayasa, AİHM) aşamalarında, çoğunlukla olağan hukuka aykırı olan bu ihraçların tazminat giderleri tüm toplumun ödediği vergilerle ödenecektir. Birçok başlıkta olduğu gibi siyasal iktidarın irrasyonel siyasetinin maliyetini toplum ödeyecektir. Sürecin 2 yılı aşması durumunda on milyarlarca tazminatın topluma yük olma olasılığı yüksektir. 
İhraçların geri dönüş süreçleri uzadıkça ortaya çıkan açık zarar ve ödenmesi gereken tazminat miktarları artmaktadır. Siyasal iktidar tamamen irrasyonel bir şekilde hem yüzbinleri aşan sayıda kamu emekçisini kamu hizmeti üretiminden uzaklaştırarak toplumsal bir zarara neden olmaktadır hem de işe iade durumlarında ödenecek tazminatları topluma yansıtmak durumunda kalınca toplumsal bir maliyete neden olmaktadır. Aşağıdaki tabloda en düşük maaş alan bir ihraç için, mahrum kalınan maaş, sosyal güvenlik ve bileşik faizleri göz önünde bulundurularak hesaplanan farazi değerlendirme, şimdiye kadar yapılan iadeler için gerçekleşen durumdur.  Buna göre sadece tek ihraca işe iade edilmediği her yıl için en az 69 bin lira tazminat ödenecektir. 14 Temmuz’da işe iade edilen 1 Eylül 2016 ihraçlarına daha fazla tazminat ödenmiştir. Bundan sonraki iadelerde de benzer bir durum yaşanacaktır ve bu fatura tüm topluma fatura edilecektir.

HESAPLAMA YÖNTEMİ
TAZMİNAT MİKTARI
Bir Kişi Bir Yıllık Tazminat (Minimumdur)
(5000*12)+(5000*12*15/100)
                      69.000  
100.000 Kişi İçin Bir Yıllık Tazminat
(5000*12)+(5000*12*15/100)*100.000
           6.900.000.000  
100.000 Kişi İçin İki Yıllık Tazminat
(5000*12)+(5000*12*15/100)*100.000*2
         13.800.000.000  
100.000 Kişi İçin Üç Yıllık Tazminat
(5000*12)+(5000*12*15/100)*100.000*3
         20.700.000.000  
…..
 ….
 …

İade ve Tazminatlar Kesin midir?
Olağan hukuka göre “memuriyetten men” gerektirecek herhangi bir fiil, davranış veya suç içerisinde olduğu delillerle sabit olmayan herkes için, evet kesindir. İhraçların % 90’nı bu şekilde herhangi bir suç isnadı veya soruşturma yapılarak yapılmamış görünmektedir. Aşağıda anayasa ve kanunlarda cari olan düzenlemelere yorumsuz bir şekilde bu toplumsal “mali” faturanın büyümemesi için gerekli referanslar gösterilmektedir. Olağan hukuk uygulanmaya başladığında bu iade ve tazminatlar aşağıdaki hükümlere göre toplumsal mali faturanın yüksek olacağına işaret etmektedir.
“Yürürlükteki” 1982 Anayasaya göre; Türkiye bir hukuk devletidir (m.2) ve Anayasa hükümleri, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır. Kanunlar Anayasaya aykırı olamaz. (m.11). Temel hak ve hürriyetlerin özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve lâik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz. (m.13) OHAL, Sıkıyönetim ve savaş hali dahi olsa; savaş hukukuna uygun fiiller sonucu meydana gelen ölümler dışında;
·         kişinin yaşama hakkına,
·         maddî ve manevî varlığının bütünlüğüne dokunulamaz;
·         kimse din, vicdan, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz,
·         ve bunlardan dolayı suçlanamaz;
·         suç ve cezalar geçmişe yürütülemez;
·         suçluluğu mahkeme kararı ile saptanıncaya kadar kimse suçlu sayılamaz.
·    Milletlerarası hukuktan doğan yükümlülüklere aykırı işlemler yapılamaz (m.15)
“Yürürlükteki” 1982 Anayasaya göre; kimse, “işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz; kimseye suçu işlediği zaman kanunda o suç için konulmuş olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez. Suç ve ceza zamanaşımı ile ceza mahkûmiyetinin sonuçları konusunda da yukarıdaki fıkra uygulanır.
“Yürürlükteki” 1982 Anayasaya göre; Ceza ve ceza yerine geçen güvenlik tedbirleri ancak kanunla konulur. Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz. Hiç kimse kendisini ve kanunda gösterilen yakınlarını suçlayan bir beyanda bulunmaya veya bu yolda delil göstermeye zorlanamaz.
“Yürürlükteki” 1982 Anayasaya göre; Kanuna aykırı olarak elde edilmiş bulgular, delil olarak kabul edilemez.
“Yürürlükteki” 1982 Anayasaya göre; Ceza sorumluluğu şahsîdir.”(m.38)
“Yürürlükteki” 1982 Anayasaya göre; Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır. Kişinin, resmî görevliler tarafından vâki haksız işlemler sonucu uğradığı zarar da, kanuna göre, Devletçe tazmin edilir. Devletin sorumlu olan ilgili görevliye rücu hakkı saklıdır. (m.40)
“Yürürlükteki” 1982 Anayasaya göre;”“Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası andlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz. Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır.(m.90)”
“Yürürlükteki” 1982 Anayasaya göre;” “Yayımlandıkları gün Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulmayan kararnameler bu tarihte, Türkiye Büyük Millet Meclisince reddedilen kararnameler bu kararın Resmî Gazetede yayımlandığı tarihte, yürürlükten kalkar. Değiştirilerek kabul edilen kararnamelerin değiştirilmiş hükümleri, bu değişikliklerin Resmî Gazetede yayımlandığı gün yürürlüğe girer. (m.91)”

“Yürürlükteki” 1982 Anayasaya göre;” “Olağanüstü hal süresince, Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, olağanüstü halin gerekli kıldığı konularda, kanun hükmünde kararnameler çıkarabilir. Bu kararnameler, Resmî Gazetede yayımlanır ve aynı gün Türkiye Büyük Millet Meclisinin onayına sunulur; bunların Meclisce onaylanmasına ilişkin süre ve usul, İçtüzükte belirlenir. (m.121) ”

HİÇBİR OHAL KHKSİ SÜRESİ İÇERİSİNDE MECLİSE SUNULMAMIŞTIR. ÜLKE "OHAL'DEN GEÇERKEN" MECLİS TATİLE GİRMİŞTİR. 30 gün süresi aşılmayan tek KHK14 temmuz 2017 KHK'sidir. 

iSTER OHAL OLSUN İSTER SIKIYÖNETİM İDARE KEYFİ, İSTİHBARİ, İLTİSAKİ VB. OLAĞAN HUKUK DIŞI FISILTILARLA YÜZBİNLERİN YAŞAMIYLA OYNAYAMAZ. HER TÜRLÜ EYLEM VE İŞLEMİNE KARŞI YARGI YOLUNA GİDİLECEKTİR. BUGÜN GİDİLEMİYORSA YARIN GİDİLECEKTİR. VE İDARE KENDİ EYLEM VE İŞLEMLERİNDEN DOĞAN ZARARI ÖDEMEKLE YÜKÜMLÜDÜR. 


ÇÜNKÜ KAMU EMEKÇİLERİNİN GÜVENCE VE SAVUNMA HAKKI KEYFİ MÜDAHALEYE AÇIK DEĞİLDİR. YARGI DENETİMİNİN DIŞINA OHAL FIRSATÇILIĞI NEDENİYLE ÇIKILMIŞ OLAN BU DURUM OHAL BİTTİĞİNDE SİL BAŞTAN YUKARIDA İFADE EDİLEN FATURAYI KABARTACAKTIR. 
OHALİN UZATILMASININ FATURASI İLE İPTAL EDİLMESİ ARASINDAKİ FATURAYI TOPLUMUN TERCİHLERİ BELİRLEYECEKTİR. 
SON BİR SORU? "ANAYASA YÜRÜRLÜKTE MİDİR?" 
HEP B-ÖYLE Mİ KALACAK?





2 yorum:

Adsız dedi ki...

2019 seçimlerine de OHALle girilecek nasıl olsa bu tazminatlar idarecilerin cebinden çıkmayacak uyuyanlara geçmiş olsun

Adsız dedi ki...

Zırnık koklatmayız fetöcülere . Rahat olun. Mağdurlara gelince elbet onlar adalete uğrayacaklar

Öne Çıkan Yayın

DEM PARTİ MÜŞAHİDİ OL!

  İYİ BİR MÜŞAHİT NE YAPSA DAHA İYİ OLUR   İyi bir müşahit “müşahede altında olan ülkenin” tarihi seçiminde görev alacak sandık kurulu üyesi...