5 Haziran 2018 Salı

AKP'NİN EKONOMİ PROMPTERİ DE TAKILMIŞ: 16 YILDIR YAPILMAYAN VAATLER

24 Haziran seçimlerine 3 haftadan az bir süre kaldı. Partiler beyannamelerini açıkladı. Şimdi meydan meydan, ekran ekran neyi nasıl yapacaklarını anlatmaya çalışıyorlar. Tüm anti demokratik OHAL koşullarına rağmen AKP'nin bu defa sandıkla gideceğine dair günden güne artan bir eğilim var.

Tek başına iktidar olacak çoğunluğu alamayacağını anlayan AKP iktidarı MHP, BBP ve Hüda-par ile ittifak ve seçim işbirliği yapmış durumda. Bu Cumhur ittifakına (Cİ) karşı HDP dışındaki muhalefetin bir araya geldiği Millet İttifakı (Mİ) kapsamında da CHP, İYİ ve Saadet ittifak ve işbirliği içerisinde. HDP ise zaten kuruluşundan bu yana bir sol ittifak partisi olarak bileşenleriyle seçimlere girmektedir.

Türkiyenin seçim gündemlerinin başında ekonomi gelmektedir. AKP'nin 16 yıllık iktidarı sonunda ortaya çıkan ekonomik durum hiç de iç açıcı görünmemektedir. OHAL koşullarında gidilen baskın seçimin nedeni aslında ekonomik durumun sürdürülemez durumda olmasıdır. 4 Haziranda açıklanan enflasyon verileri son 15 yılın en yüksek verisi (ÜFE, 20,16) olmuştur. Sadece enflasyon değil, döviz kurları, borçlanma (Dış Borç stoku/GSYİH= % 54) ve işsizlik verileri de sinyal vermektedir. Genç ve üniversiteli işsiz sayısının milyonlarla ifade edilmesi nedeniyle tüm partilerin beyannamelerinde "ekonomi" öne çıkan önemli bir başlık olmuştur. Bu yazının başlığında da ifade edilen durum AKP'nin içerisinde bulunduğu tutarsızlığı göstermektedir.

AKP'nin 16 yıldır ifade ettiği vaatleri yerine getirmemesi bir garabettir. OHAL ve KHK rejimi ile ekonomiyi batıran, bütçeyi güvenlikçi politikalara teslim eden, ücretliyi enflasyona ezdiren AKP'nin ekonomi vaatleri dikkate alınmamalıdır.

16 yıldır iktidarda olan bir partinin hala vergi reformundan bahsetmesi trajiktir. Hedefin % 100'den fazla saptığı bir yerde Enflasyon hedeflemesi demek hafızasızlıktır. Türkiye'nin G-20, OECD, AB ... içerisinde en yüksek faiz veren ülkeler içerisine AKP eliyle sokulduğu bir dönemde "faizler düşecek" demek tutarsızlıktır. Cari açığın bizzat AKP politikaları ile büyütüldüğü bir yerde cari açık düşecek demek ekonomi bilgisizliğidir. Bölge ve sektör bazlı teşviklere yeni fabrikaların önü açılacak demek şimdiye kadar bunu yapmadık demektir. AKP dalgalı kur rejimi sürecek diyerek 81 milyonla dalga geçmektedir. Türkiye'yi OHAL'e teslim eden, her alanda haksızlığı ve hukuksuzluğu yayan AKP Türkiye'nin yatırım cazibesi için en büyük tehlike olduğu görülmelidir.

AKP yöneticileri konuşmaları prompterden yapmaktadır. Önceki gün Diyarbakır'ın hava şartlarının etkisiyle ortaya çıkan teknik takılma durumu AKP ekonomi bildirgesinde de var. 2002'de takıldı. Ekranda aynı şeyler dönüp duruyor. AKP ve OHAL olduğu sürece ekonominin yeniden düzelme yönünde bir ivme kazanamayacağı, döviz kuru, faiz, işsizlik ve enflasyon oranlarının ise artacağı görülmelidir. Ekonomide de #AKPgeleceksizliktir. Ekonominin can suyu 24 Haziranda AKP'yi göndermekten geçer.


Not: Resim https://www.bbc.com/turkce/haberler-turkiye-44334035 linkinden kesilerek alınmıştır.


Hiç yorum yok:

Öne Çıkan Yayın

DEM PARTİ MÜŞAHİDİ OL!

  İYİ BİR MÜŞAHİT NE YAPSA DAHA İYİ OLUR   İyi bir müşahit “müşahede altında olan ülkenin” tarihi seçiminde görev alacak sandık kurulu üyesi...