7 Haziran seçimlerinden önce tartışılmaya başlanan "AKP'nin ekonomik başarıs(ızlığ)ı" hala net bir şekilde ortaya konulabilmiş mi? İşin aslına bakılırsa toplumsal birçok açıdan AKP'nin ekonomi politikalarının sonuçlarının yoksullaştırma, işsizlik, gelir dağılında adaletsizlik olduğunu savunan ciddi bir iktisatçı kliği hep oldu. Ancak AKP iktidarının "ekonomi de ne kadar başarılı olduğuna dair" baskın bir görüşü inşa etmekte başarılı olduğu görülmelidir. Hala birçok alanda AKP'nin ortaya çıkardığı ekonomik enkaz, tam anlamıyla açıklanabilmiş değildir. Yükselen işsizlik, enflasyon, döviz kuru ve faiz oranlarının olumsuz seyrine rağmen özellikle medya ve yandaş "yorumcu" desteği bu hakikati gizlemektedir. Hakikat şudur: AKP'nin ekonomik anlamda bir başarısı söz konusu değildir. Bu başarısızlık son 3-4 yılda iyice ortaya çıkmıştır. OHAL ve savaş politikası nedeniyle de ekonomi batmaya doğru gidişini hızlandırmıştır.
Bu kısa yazıda AKP'nin dış ticaret eğilimini gösteren bir grafik, siz değerli Xebat_İstihdam okurlarının bilgisine sunulacaktır. AKP iktidara geldiği 2002-3 yıllarındaki dış ticaret eğilimi ne ise o yönde bir eğilimi takip etmiştir. Yani ortada söz konusu olacak efsanevi bir başarı kesinlikle yoktur. Aksine Hazine Müsteşarlığının verilerinden derlenen aşağıdaki grafikte görüleceği üzere durum, son 3 yıldır 2002 yılından da daha kötüdür. Bu yönüyle resmi verilerin söylediği ve birbiriyle bağlantılı iki gerçek şudur; (1) ne ihracatın ithalatı karşılama oranı artmıştır ne de (2) işlem hacmi içersinde ihracatın oranı artmıştır. Çokca ifade edilen dış ticaret açığı ve buna bağlı cari işlemler açığının grafiği AKP'nin bu konudaki başarısızlığının "resmi resmidir."
Neredeyse her hafta bir AKP yetkilisinin tam da bir yurt dışı gezisine giderken "hiç de ufak atmadığı" dış ticaret anlaşmalarının süreç içerisinde bir değişiklik göstermediği aşağıdaki grafikte görülmelidir. Türkiye 100 birimlik ithalata karşı yaklaşık 70 birimlik ihracat yapagelmiştir. Yine 100 birimlik işlem hacminin yaklaşık 60'ı ithalat olagelmiştir. AKP bu durumu pekiştirmiş ve hatta son yıllarda kötüleştirmiştir. AKP iktidara geldiğinden bu yana Türkiye ekonomisinin dünya içerisindeki değişmemiştir.
*2018 verisi sadece Ocak ayına aittir.
Sonuç olarak ülkedeki işgücünü bilimsel bir eğitimden uzaklaştırıp, en nitelikli nüfus kesimini neredeyse ülkeden kovup, üniversitelerden akademik özgürlüğü bitirip, hukuksal düzeni askıya alıp refah ve saadet içeren bir ekonomik eğilim gerçekleştirilemez. AKP'nin ekononik başarısızlığı OHAL döneminde sadece hızlanmıştır yoksa bu başarısızlık OHAL dönemine özgü değildir. Dolaylı vergi rejimi ile, torba yasalarla, "katılım" paylarıyla ... en yoksullardan alıp en varsıllara veren AKP, seçimle görevden uzaklaştırılacağını anlamıştır. Bunun en önemli nedeni "ekonomik başarı mitinin" artık çuvala sığmayacak düzeylere ulaşmasıdır. Bu yönüyle "ittifak" çalışmalarının ekonomik bir perspektifle değerlendirilmesi zorunludur. Tabi ki Ohal ve savaş halinden bağımsız bir ekonomik değerlendirmenin yapılamayacağı bilinmelidir.
Bu kısa yazıda AKP'nin dış ticaret eğilimini gösteren bir grafik, siz değerli Xebat_İstihdam okurlarının bilgisine sunulacaktır. AKP iktidara geldiği 2002-3 yıllarındaki dış ticaret eğilimi ne ise o yönde bir eğilimi takip etmiştir. Yani ortada söz konusu olacak efsanevi bir başarı kesinlikle yoktur. Aksine Hazine Müsteşarlığının verilerinden derlenen aşağıdaki grafikte görüleceği üzere durum, son 3 yıldır 2002 yılından da daha kötüdür. Bu yönüyle resmi verilerin söylediği ve birbiriyle bağlantılı iki gerçek şudur; (1) ne ihracatın ithalatı karşılama oranı artmıştır ne de (2) işlem hacmi içersinde ihracatın oranı artmıştır. Çokca ifade edilen dış ticaret açığı ve buna bağlı cari işlemler açığının grafiği AKP'nin bu konudaki başarısızlığının "resmi resmidir."
Neredeyse her hafta bir AKP yetkilisinin tam da bir yurt dışı gezisine giderken "hiç de ufak atmadığı" dış ticaret anlaşmalarının süreç içerisinde bir değişiklik göstermediği aşağıdaki grafikte görülmelidir. Türkiye 100 birimlik ithalata karşı yaklaşık 70 birimlik ihracat yapagelmiştir. Yine 100 birimlik işlem hacminin yaklaşık 60'ı ithalat olagelmiştir. AKP bu durumu pekiştirmiş ve hatta son yıllarda kötüleştirmiştir. AKP iktidara geldiğinden bu yana Türkiye ekonomisinin dünya içerisindeki değişmemiştir.
*2018 verisi sadece Ocak ayına aittir.
Sonuç olarak ülkedeki işgücünü bilimsel bir eğitimden uzaklaştırıp, en nitelikli nüfus kesimini neredeyse ülkeden kovup, üniversitelerden akademik özgürlüğü bitirip, hukuksal düzeni askıya alıp refah ve saadet içeren bir ekonomik eğilim gerçekleştirilemez. AKP'nin ekononik başarısızlığı OHAL döneminde sadece hızlanmıştır yoksa bu başarısızlık OHAL dönemine özgü değildir. Dolaylı vergi rejimi ile, torba yasalarla, "katılım" paylarıyla ... en yoksullardan alıp en varsıllara veren AKP, seçimle görevden uzaklaştırılacağını anlamıştır. Bunun en önemli nedeni "ekonomik başarı mitinin" artık çuvala sığmayacak düzeylere ulaşmasıdır. Bu yönüyle "ittifak" çalışmalarının ekonomik bir perspektifle değerlendirilmesi zorunludur. Tabi ki Ohal ve savaş halinden bağımsız bir ekonomik değerlendirmenin yapılamayacağı bilinmelidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder