8 Temmuz 2017 Cumartesi

ENGELLİ İHRAÇLARIN SAYISI 2.000: “PEKİŞTİRİLMİŞ ADALETSİZLİK”*



Türkiye’de darbe “girişinden” aylar geçtikten sonra, OHAL kapsamında “olağan hukuka aykırı bir şekilde” işten atmalar gerçekleştirilmiştir. İhraçların, masuniyet karinesi gözetilmeden yapıldığı, idari tasarruflarla yüzbinleri aşan sayıda yurttaşın “kişisel kanaatler, ihbarlar ve fişlemeler” sonucu işten atıldığı yaygın bir şekilde ifade edilmektedir. “Kanunsuz suç ve ceza olmaz”, “İdari kararla suç ve ceza inşa edilemez” “Sert çekirdekli haklar KHK ile düzenlemez” “Suç ve cezanın şahsiliği”, “Kanunlar geriye yürümez” … gibi tarihsel/evrensel hukuk ilkelerine ve cari anayasaya aykırı bir sürecin, “OHAL adı” altında yaşatıldığı görülmektedir. KESK gibi, tarihi, darbelerle mücadelede geçmiş sendikaların ve kurumların “darbe ile mücadele adı altında” üyelerinin işten atılması “darbe ile mücadele ile mücadele” anlayışını pekiştirmektedir. Bu karmaşa ve hukuksuzluk içerisinde engelli ihraç olmak “pekiştirilmiş bir adaletsizliğe” maruz kalmak şeklinde yaşanmaktadır.

1 Eylül 2017 Dünya Barış Günü itibariyle bir yılı dolacak olan ihraç edilmiş kamu emekçileri içerisinde Engelliler de önemli bir sayıda bulunmaktadır. Ankara da SGK’den ihraç bir ortopedik bir engellinin beyanı durumu özetler niteliktedir. “Siyasal iktidar, ilk defa engelliler ile engelli olmayanlar arasında ayırım yapmadı. Bize de engelli olmayanlara yaptığı işlemin aynısını yaptı!”




Engelli kişilerin, çalışma yaşamına dahil olmaları en temel evrensel yurttaşlık haklarındandır ancak kamuda engelli olarak çalışmak; hem adaylık süreci hem de sonrasında birçok zorluğu barındırmaktadır. Engelliliğe yönelik, toplumsal ve hukuksal tanımlama karmaşasından, ön yargılardan ve kişisel özelliklerden kaynaklı durumlar ve sorunlar da yaşanmaktadır.  Tüm bu zorlukları aşıp kamu emekçisi olma durumuna “erişebilmiş” en az 2.000 engelli ihraçlar kapsamında tekrar engellenmiştir. 

KESK, “İhraç Edilen Kamu Emekçileri” Araştırması’nın verilerine göre yüzbinlerce ihraç edilen emekçiler içerisinde; Ortopedik, Görme,  İşitme, Zihinsel, Çoklu engelli olduğunu ifade edenlerin yanısıra “süreğen hastalıkları” olanların olduğu tespit edilmiştir. OHAL Kapsamında ihraç edilen engelli ve kronik hasta oranı % 2,88, yaklaşık sayısı ise 2.000 kişi civarındadır. Araştırma, polis/asker ihraçları içerisinde engelli ihraç olmadığı varsayımıyla bu sayıya ulaşmıştır. Araştırmada 55 farklı ilden ve 19 farklı kurumdan engelli ihraç edildiği beyan edilmiştir.

İhraç edilen engellilerin % 42’si ortopedik, % 13’ü görme, % 9’u çoklu (birden fazla engeli olan), % 7’si işitme engelli olduğunu ifade ederken süreğen hastalığı olanların oranı % 29’dur.  İhraç edilen engellilerin % 82’si erkek % 18’i kadındır. İhraç edilen engellilerin engel grupları ve cinsiyete göre görünümü aşağıdaki tabloda gösterilmektedir.

Engel Grubu
Erkek
Kadın
 Toplam
Erkek
Kadın
 Toplam
Fiziksel / Ortopedik
43%
36%
42%
85%
15%
100%
Süreğen Hastalık
28%
36%
29%
78%
22%
100%
Görme
14%
12%
13%
84%
16%
100%
Çoklu
8%
12%
9%
75%
25%
100%
İşitsel
8%
4%
7%
90%
10%
100%
Genel Toplam
100%
100%
100%
82%
18%
100%
İhraç edilen engellilerin de ihraç edilmeden önce herhangi bir idari veya adli kovuşturma/soruşturma işlemi geçirmediği, savunma hakkını kullanmadığı görülmektedir. “İhraç edilmeden önce hiçbir soruşturma yapılmadı” diyen engelli ihraç oranı % 82’dir.

Engelli ihraçların en temel sorunlarından birisi emeklilik hakkını kazanmış olan engelli ihraçların emekli edilmeden ihraç edilmesidir. 15 yıllık hizmeti bulunan ihraç engelliler emeklilik haklarından mahrum bırakılmıştır. Olağan koşullarda 15 yılda kazanılmış hakları olan emeklilikleri, ihraç edildikten sonra “engelli değillermiş gibi” var sayılarak 25 yıl prim şartı koşulmaktadır. Bu nedenle 25 yıl şartını yerine getiremeyen yüzlerce engelli hem ihraç edilmiş hem de yoksulluğa terk edilmiştir. Engelli ihraçların kıdemlerini gösteren aşağıdaki tabloda görüleceği üzere ihraç edilen her iki engelliden birisi emeklilik hakkını kazandığı halde ihraç edilmiştir. Ancak 25 yılını doldurmuş ve yaş şartını yerine getiren engelli ihraçlar emekli olabilmektedir. Bu kişilerin de emekli ikramiyesi çoğunlukla verilmemiştir.

Kıdem
Erkek
Kadın
Toplam
1-5 Yıl
23%
16%
22%
6-10 Yıl
18%
28%
20%
11-15 Yıl
9%
8%
9%
16-20 Yıl
31%
20%
29%
20 Yıl Üzeri
18%
28%
20%
Genel Toplam
100%
100%
100%

Araştırma sonuçlarına göre ihraç edilen engellilerin % 79’u lisans veya yüksek lisans mezunudur. Engellilerin bu eğitim düzeyine erişimlerindeki zorluklar düşünüldüğünde yapılan haksızlık daha da derinleşmektedir.

İhraç edilen engellilerin % 80’ni evli olduğunu ifade etmiştir. Araştırma sonuçlarına göre engelli ihraçların % 95’inin kendileri dışındakilere de dair bakım yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu kapsamda  % 84’ünün çocuk bakma yükümlülüğü, % 61’inin öğrenci bakım yükümlülüğü bulunmaktadır. İhraç engellilerle ilgili en temel sorunlardan birisi de % 18’inin kendileri dışında engelli veya kronik hasta bakım yükümlülüğü bulunmaktadır.

KESK İhraç Edilen Kamu Emekçileri Araştırmasına göre; ihraç edilen engellilerin % 46’sı kiracı ve % 31’inin ipotekli konut borcu bulunmaktadır. İhraç işlemiyle işsiz bırakılan engellilerin % 68’i gelir hiç olmayan hanelerde yaşamak zorunda bırakılmıştır. İhraç edilen engellilerin % 79’u iş aramış ama sadece % 9’u iş bulabilmiştir.  

İhraç edilen engellilerin % 82’si ihraçtan sonra bir sağlık sorunu yaşamasına rağmen sadece % 26’sının sağlık güvencesi bulunmaktadır. İhraç edilen engellilerin % 76’sı aile içi ilişkilerinde ihraç nedeniyle sorun yaşarken % 89’u genel sosyal ilişkilerinde sorun yaşadığını beyan etmiştir. Engelli ihraçların % 81’i kendileriyle gerçekleştirilen sosyal dayanışmanın yetersiz kaldığını ifade etmiştir.

Engellilerin toplumsal yaşama dahil olması için çok önemli rolleri olan kurumların engelli ihraçları içerisinde en büyük payı aldığı görülmektedir. İhraç edilen her iki engelliden biri Milli Eğitim Bakanlığı’ndan ihraç edildiğini beyan etmiştir. İhraç edilen engelli bir öğretmenin beyanı şöyledir. ““Kendim gibi işitme engelli öğrencilerim kendi durumlarına duyarlı bir öğretmenden mahrum kaldı.”

Yazının başında ifade edilen “pekiştirilmiş adaletsizlik durumunu” engelliler kendi ifadeleriyle şöyle belirtmişlerdir.

 “İşten atıldıktan sonra başka yerde de iş bulamadım hem engelli olduğum için hem de KHK ile atıldığım için.”

“Hiçbir sebep gösterilmeden KHK ile ihraç edildiğimi gördüm. İşveren yok, eş dost uzaklaşmış, kendi vatanımızda el olduk. Tamamen ötekileştirilmiş durumdayım.”

“Hiç bir şey sorulmadan ihraç edildim. Evde yardımcı benim için ihtiyaç. Maddi yetersizlik buna imkan tanımıyor. İş yapmakta zorlanıyorum. Eşim de engelli kendine uygun olmayan şartlarda çalışıyor. Geçimimizi sağlamakta zorlanıyoruz.”

“672 sayılı KHK ile eşim ve ben haksız ve hukuksuz bir şekilde işten atıldık şuan hiçbir gelirimiz yok maddi manevi çok sıkıntı içindeyiz en yakın dost bildiklerimizde arayıp sormuyor 3 çocuğumuz var en azından birimiz göreve dönsek çocuklarımızın iadesini karşılarız başka bir yerde işte vermiyorlar %89 özürlüyüm bu mağduriyetimizi bir çözüm bulunmasını istiyoruz saygılarımızla”

NOT: OHAL kapsamında ihraç edilen engellilerin “tam listesine ve nihai durumlarına” ulaşmak amacıyla Türkiye Sakatlar Derneği (TSD) Ankara Şubesi bir araştırma başlatmıştır. “Engelli İhraçlar” veya “Süreğen/Kronik Hastalığı Olan İhraçlar” linki doldurarak durumlarını iletebilir.

*Bu yazı  6 Temmuz 2017 tarihinde Bianette yayınlanmıştır. 


Hiç yorum yok:

Öne Çıkan Yayın

DEM PARTİ MÜŞAHİDİ OL!

  İYİ BİR MÜŞAHİT NE YAPSA DAHA İYİ OLUR   İyi bir müşahit “müşahede altında olan ülkenin” tarihi seçiminde görev alacak sandık kurulu üyesi...