Enflasyon paketindeki 407 maddenin 202'sinde artış olması "topyekün müdahale" programının belirli maddelere yöneltildiğini göstermektedir. Sepette ağırlığı fazla olan maddelere yapılan müdahale nedeniyle enflasyon artışı gizlenmiş görünüyor.
Bilindiği üzere Türkiye 2018 yılında yaşan kur ve enflasyon şokunun etkisiyle 2019 yılına girdi. 2018 yılında; işsizlik, enflasyon, faiz oranları birlikte artarken ekonomi reel olarak küçülme dönemine girdi. Bu sürecin en yoksullaştırıcı sonucu ilave 1 milyon kişinin daha işsiz milyonlara dahil olması olacak. Ancak zamlar yoksulların adeta nefesini kesecek düzeylerde devam ediyor. Özellikle kira, ulaşım, gıda ve elektrik gibi günlük yaşamın temel alanlarında yüzde 20 ila 50 arasında yapılan fahiş zamlar zaten bozuk olan gelir durumundaki adaletsizliği daha da bozdu.
2019 yılına girerken;
- Çimento gibi ana girdilerin yüzde 40 zammı gündeme geldi.
- Köprü ve otoyollarda yüzde 40’ları aşan zamlar uygulanmaya başlandı.
- Poşet vergisi uygulanmaya başlandı (Çevre temizliği açısından olumlu yönleri olacaktır ancak halkın çoğu zaten aynı poşeti 2-3 kere kullanıyordu. En son çöp poşeti olarak kullanıp atıyordu. Kazanan çöp poşeti lobisi oldu:).
- Hem yeme hem de süte zam geldi. Çiğ sütün fiyatı yüzde 11 zamlandı. Bunun gibi birçok örnek gösterilebilir.
- Bütün harç, resim ve vergilerde “yeniden değerleme oranı” etkisiyle artışlar bu ay itibariyle uygulanacak. Örneğin MTV yüzde 15,9 artarak bu ay içerisinde uygulanacak.
o
Alkol ve
tekel ürünlerine ilave vergiler hemen uygulanmaya başlandı.
o
Cep
telefonlarından alınan özel iletişim vergisi 67.5 liraya yükseldi.
o
1 yıllık
pasaport harcı 48 lira artarak 249 lira oldu.
o
B sınıfı
ehliyet harcı ise 118 lira artarak 614 liraya yükselecek. Ehliyetin maliyeti minimum 2.500-3.000 TL arasında olmaktadır.
o
Kimlik
kartları için ödenecek bedel 22,5 TL’ye yükseltildi.
o
Mahkemelere
başvuru harçları arttı.
o Gelir vergisi dilimleri ücretliler lehine değiştirildi.
Bütün bu zamlara karşı Asgari
ücrete günlük bir sigara paketi kadar (13,9 TL) zam yapıldı. Memura
yapılan zam (yüzde 4) enflasyonun beşte biri kadar. Sadece
doğalgaz faturaları AKP’nin ücret zammını silmek için yeterli gibi görünüyor. Geçinmek
için çift vardiya çalışanlar 3. Vardiyeyi zorluyor. Yoksullaşma,
çocukların işçileştirilmesi, kadın emeği sömürüsü ve daha çok işçi ölümü anlamına geliyor. 16 yıllık AKP iktidarı halka zam zulüm
işkence ile sonuçlanmış görünüyor.
Bir söz de Memur-Sen "sendikacılığna" söylenmeli. Memurlar 2010 yılından bu yana enflasyon altında zamlar almaktadır. Arada enflasyon farkı dahi alınmayan yıllar oldu. Ki enflasyon farkı almak reel zam almamaktır.
NOT: Cumhurbaşkanı
yardımcılarının emekli maaşını da alması için düzenleme yapanlar söz konusu
1.000 liranın altında emekli maaşı alanlar olunca aynı kıvraklıkla ve hızla
davranmamaktadır. Emekli bin liranın üzerinde maaş alsa ne olacak o da ayrı bir konu. 1'in 4'ünden emekli olan öğretmenler 2.850 TL'nin altında maaş alıyorsa varın gerisini siz düşünün.