1930’larda o döneme kadar yaşanan en büyük
ekonomik krizini anlatmak için kullanılan bir fotoğrafta, bir erkeğin sırtında
“3 meslek sahibiyim, 3 dil biliyorum, 3 yıl savaştım, 3 çocuğum var, 3 ay bile
çalışmadım ve yalnızca 1 tane iş istiyorum.” cümlelerini içeren bir afiş hala
kullanılmaktadır. Türkiye’de 15 Temmuz 2016 “darbe girişinden” sonra tarihsel
bir artış sergileyen işsizlik kitlesi benzer bir durumla açıklanabilir. Birçok
OHAL KHK’si İhracı çoklu meslekli, dilli, deneyimli olmasına rağmen işsiz
olmaya devam ediyor. Türkiye’nin nitelikli üniversite mezunları OHAL KHK’leri
kapsamında işe gittikleri bir günün gecesinde “cebri ve istikrarlı bir
işsizliğin koşullarına terkedildiler.” Yıllarca kamusal hizmetlerin sunumunda
görev almış emekçiler aylardır işsiz bırakılmış durumdadır.
En son 29 Nisan 2017 tarihinde yayınlanan KHK dahil 10 tane
kararname ile 102.152 kamu emekçisi işten atıldı. (Not: Bu yazıldıktan sonra 14 Temmuzda 7.348 kişi ve 24 Aralıkta 2.756 daha ihraç edilmiştir.) Söz konusu tüm ihraç KHK’leri de henüz meclisin onayından geçmemiştir. Gecikmenin
nedeni bu KHK’leri anayasa mahkemesinin denetiminden kaçırmak için zaman
kazanmaktır. Kayyumların belediyelerden işten attığı sözleşmeli personeller,
taşeron işçileri, kapandığı için çalışma hakları gasp edilen üniversite
çalışanı ve akademisyenler belirtilen sayıya dahil değildir. Ayrıca KHK’ler ile
kapatılan binlerce kurum ve kuruluş (vakıf, dernek, sağlık kuruluşu,
basın/medya kuruluşu vb.) bünyesinde binlerce kişinin işsiz bırakıldığı
bilinmektedir. OHAL döneminde ortaya çıkan toplam yeni işsiz sayısı TÜİK
verilerine göre 700.000 kişi
civarındadır. Türkiye tarihinde ilk defa işsiz sayısı 4 milyona yaklaşmıştır.
Ayrıca İŞKUR Genel müdürlüğü 5 aydır kaç işçinin başvuru yaptığını ve İŞKUR
istatistik bültenini açıklamamaktadır.
Bu kapsamda Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK)
KHK’ler ile ihraç edilenleri kapsayan bir e-anket uyguladı. Yaklaşık 5.000
kişinin yanıt verdiği bu ankete göre de ihraç edilen nitelikli bir kitle
bulunmaktadır. Anketin sonuçları KHK’ler ile milyonlarca kişinin hayatının nasıl
olumsuz etkilendiğini göstermektedir. İşsizlik ve güvencesizlik ile sosyal
dışlanma ve hakkını arayamama duygusu ihraçlarla işten atılanların en temel
sorunları olarak ifade edilmiştir. Araştırmanın özet sonuçları aşağıda
gösterilmiştir.
1.
KESK’in araştırmasına göre işten atılanların % 82’si
KHK ile ihraç edildiğini öğrenmiştir, öncesinde herhangi bir ifade alma veya
savunma hakkını kullanma durumu olmamıştır. Bu kişiler hakkında KHK’den önce
açılan adli veya idari hiçbir işlem olmadığı gibi açığa alma işlemi de
yoktur.
2. İşten atılanların % 62’si AKP iktidarları
döneminde kamuda işe başlamıştır.
3.
İşten atılanların % 22’si herhangi bir sendikaya üye
değildir. % 11’inin sendikalara üye olması yasaklanmıştır. Toplam ihraçlar
içerisinde yaklaşık % 3 oranında (110.000 kişi içerisinde 3.249 kişi) KESK
üyesi bulunmaktadır. Geriye kalan % 64 ihraçlar Memur-Sen, Kamu-Sen ve
Cihan-Sen ve diğer konfederasyon sendikalarının üyesidir.
4. 81 ilde işten atmalar yaşanmıştır.
5.
İşten atılanların % 23 Kadın, % 77’si Erkektir. İşten
atılanların % 82’si evli olduğu ifade etmiştir. Evli olanların % 97,5’inin
bakmakla yükümlü oldukları en az bir kişi bulunmaktadır. Evli Kadınların %
86’sının, Evli Erkeklerin % 92’sinin çocukları bulunmaktadır.
6. İşten atılanların % 71’i lisans mezunu, %
17’si ise Yüksek lisans veya doktora eğitim düzeyindedir. Yani işten
atılanların % 88’i üniversite mezunudur. Önlisans mezunu ihraçların oranı % 8
olarak ifade edildiğinde ihraç edilenlerin % 96’sının lise üzeri eğitim
düzeyinde olduğu ifade edilebilir.
7.
İşten atılanların yaklaşık % 71’i 20-40 yaş, % 29’u
40-65 yaş aralığındadır.
8. İşten atılanların bakmakla yükümlü
olduklarının % 78’i çocuktur, % 55,3’ü Öğrencidir, % 9,6’sı Engelli veya
Hastadır. İşten atılanların % 2,9’u engelli veya kronik hastadır. İşten atılan
engelli veya kronik hasta sayısının kesinlikle 2.000 kişinin üzerindedir.
9.
İşten atılanların % 46’sı Kiracı, % 26’sının ipotekli
konut kredisi borcu var. İşten atıldığı için kirasını ödeyebileceği bir eve ve
ailesinin/akrabasının yanına taşınan, evini satan çok ciddi oranda ihraç edilen
bulunmaktadır.
10. İşten atılanların % 63’ünün şu an
yaşadıkları hanelerde herhangi sürekli bir gelir bulunmamaktadır.
11. İşten
atılanların % 44’ünün tüketici kredisi borcu, % 75’inin başka borçları
bulunmaktadır.
12. İşten atılanların % 21’inin bir yakını, %
4’ünün 2 yakını, % 3’ünün 3 veya daha fazla yakını işten atılmıştır. İşten
atılanların % 1’inin (en az 1.000 kişidir) yakınları şu halen açıktadır.
13. İşten
atılanların % 84’ü iş aramıştır ancak iş arayanların sadece % 8’i iş
bulabilmiştir. % 92’si halen iş bulamamıştır.
14. İşten atılanların % 73’ünün aile içi
ilişkilerinde, % 90’ının sosyal ilişkilerinde bozulma yaşanmıştır. Bu kapsamsa
dışlanma, psikolojik sorunlar, boşanma veya geçici ayrılıklar en çok ifade
edilen sorunlardır. İşten atılanların % 83’ü sağlık sorunları yaşadığını
belirtmiştir. İşten atılanların % 69’unun herhangi bir sağlık sigortası
bulunmamaktadır. Bu kapsam gelir testi yapıp GSS kapsamına girecektir.
15. İşten
atılanların ortalama % 85’i kendileriyle gerçekleştirilen sosyal dayanışmayı
(Aile, Arkadaş, Üye olunan Yerlerin dayanışması) yeterli bulmamaktadır.
Sendikal dayanışma genel sosyal dayanışmayı arttırmaktadır. KESK üyeleri bu
yönüyle daha olumlu bir konumda oldukları belirtmişlerdir. KESK üyelerinde
sosyal dayanışma oranı daha yüksektir.
16. İşten atılanların % 41’i herhangi bir
yerden hukuki destek alamamıştır. Hiçbir yerden hukuki destek alamadıklarını
belirten ihraçların % 23’ü Cihan-Sen, % 21’i Memur-Sen, % 8’i Kamu-Sen üyesi
olduklarını belirtmişlerdir. Ayrıca hiçbir yerden hukuki destek almayanların %
31’i sendikalara üye değil ve 15’inin de yasal olarak zaten üye olma hakkı
bulunmamaktadır. KESK talep eden tüm üyelerine hukuki ve ekonomik destek
vermiştir.
17. Tüm
mahkemeler yetkisizlik kararı açıklamasına ve 690 sayılı KHK ile mahkemelere
ret talimatı verilmesine rağmen ihraç edilenlerin % 92’si mahkeme yoluna
başvurmuştur.
18. İşten atılanların % 90’ı “OHAL Komisyonu”
hakkında görüşünü “Olumsuz buluyorum, AİHM yolunu geciktirmek için kurulmuş
bağımlı bir komisyondur” şeklinde ifade ederken % 7’si “Olumlu buluyorum.
Hızlıca yapılan bu haksızlık hızlıca düzeltilebilir” şeklinde ifade etmiştir.
Sonuç olarak “OHAL
kapsamında olağan hukuka aykırı şekilde” bir ön soruşturma ve savunma
yapılmadan ihraç edilerek işsiz bırakılan yüzbinlerce kişinin, toplumsal olarak
bakmakla yükümlü oldukları milyonlara varan yurttaş bulunmaktadır. Sadece ihraç
edilen kişi değil bakmakla yükümlü olduğu, çocuk-yaşlı-engelli ve diğer aile
efradı da mağdur edilmektedir. Sayının kitleselliği ve sürecin gittikçe uzaması
adaletsizlik duygusunu pekiştirmektedir. Ne mahkemelerde ne de mecliste bu
haksızlığa karşı bir yolun açık olmaması ve ihraçları bir yıla yaklaşan
kişilerin bulunması sorunun kalıcı toplumsal sonuçlarına neden olmaktadır.
Özellikle aile içi ilişkilerde bozulma, şiddet, psikolojik bozulma ve intihar
eğilimi bu süreçte ihraçların bireysel sorunları olarak yaşanmaktadır. İhraç
Edilenler Kim? Sorununun yanıtı: Her yer
ve her kesimden herkes şeklinde verilebilir. Ancak ihraç edildikten
sonra dönen yaklaşık 1.400 kişinin hangi kriterler doğrultusunda işine döndüğü
de başka bir soru-n ve haksızlık olarak tartışılmalıdır.
* Bu yazı 03.07.2017 tarihinde
Bianet'te yayınlanmıştır.